Dünya güvenilir bir yerdir. Dünyadaki olaylar anlamlıdır. Her olayın bir sebebi bir oluş sırası vardır. Ben, değerli bir varlığım. Bu dünyada anlamlı bir yerim var. İş hayatımın, aile hayatımın, arkadaş dost ilişkilerimin, çocuklarımın, evcil hayvanlarımın hayatımda anlamlı bir yeri var. Eşimi ben seçtim yada birbirimizi seçtik, yada bizi uygun gördüler tanıştırdılar ve anlaştık. Ayrıldıysak, ben karar verdim yada o karar verdi, yada koşullar böyle gerekti. Evlenmediysem, ailemin yanından ayrıldıysam, işe girdiysem, girmediysem, çocuğumla iyiysem, kötüysem.. Ev, okul başarılarım başarısızlıklarım, üniversite yaşantımın olup olmaması, iş hayatımın mevcut durumu, çevrem, yaşam koşullarım, mutluluğum, hastalıklarım, yalnızlığım, hüzünlerim.. "Kendi tercihim" yada "Bu sonuçları yaşıyorum".. Her nasıl tanımlanırsa: Yaşanan olaylar üzerinde kontrolüm var!
Vardı...??
Hepimiz, olaylar üzerinde kontrollerimiz olduğunu, kendi başımıza birşey gelmeyeceğini, hayatın tahmin edilebilir ve anlamlı olduğuna inanırız.. Travma yaşantısı bu varsayımlarla örtüşmemektedir. Dolayısıyla temel inançlarımızı sarsar. Böylece kişinin kendisi, çevresi, dünya ile ilgili olumlu inançlarını sorgulamasına, dünyanın kötü ve anlamsız bir yer olduğunu düşünmeye ve kendi incinebilirliğini fark etmesine neden olur . Dayanıklı ve dokunulmaz olmadığı gerçeği ile yüzleşmiştir.
Güvenin sarsılması, korunmasız hissetme, varlığını ve sahip olduklarını kaybetme ihtimali bizi çepeçevre sarar.
"Gerçeği" olduğu gibi kabul etme ve mevcut durumu gerçekliğiyle olumlu olumsuz tüm yönleriyle görmeye başlama ile "iyileşme" ve "yenilenme" başlar. Varlığımıza değer biçmeye, hayatımıza yeniden anlam katmaya başladığımız bir sürecin içine girmeliyiz. O zaman ruh sağlığımızı korur ve kalan yaşantımızı yeniden yaratabiliriz. Bu güç elimizde!! Uzmanlar "Travma Psikolojik Danışmanlığı, Pegem Akademi Yayıncılık" kitabından yararlanabilirsiniz. Pozitif amaç oluşturma ve yaşamınızı yeniden çerçevelendirme ihtiyaçlarınızı aşağıdaki iletişim kutusundan iletebilirsiniz.